Ruscus Cinsi Bitkilerin Tıbbi Kullanımı

Ruscus Cinsi Bitkilerin Tıbbi Kullanımı

Günümüzde, aralık ayı başlar başlamaz sokaklarda ortaya çıkan Yılbaşı Çiçeği olarak da bildiğimiz Kokina aslında doğal bir bitki değildir. Ruscus aculeatus'un dallarının ve Smilax excelsa'nın meyvelerinin bir araya getirilmesiyle oluşturulmuştur. Peki yılbaşı ruhuyla evlerimizi süsleyen Ruscus cinsinin bitkilerinin tıbbi faydalarından haberiniz var mı?

APG 3 sınıflandırmasına göre Asparagaceae ailesine mensup olan Ruscus cinsinin bilinen kayıt altına alınmış 7 türü bulunmaktadır (R. aculeatus, R.colchicus, R.hypoglossum, R.hypophyllum, R.hyrcanus, R.x microglossus, R.streptophyllus).

Genel olarak Ruscus cinsi Avrupa’dan İran’a yayılan bir yaşama alanına sahip olmakla birlikte; R.streptophyllus Maderia Adalarına, R.colchicus ve R.hyrcanus ise Kafkaslara endemik türlerdir. R.aculeatus ise cinsin en yaygın türüdür.

Toprak üstünde bulunan kısımları yenebilen Ruscus cinsi bitkilerin taze filizleri Akdeniz ülkelerinde kuşkonmaz otu gibi tüketilmektedir. Yine daha önce bir kereye mahsus olmak üzere Ruscus cinsinin çekirdekleri kahve çekirdeklerine alternatif olarak kahve yapımında denenmiştir. İnsan tüketimi dışında Ruscus cinsi çiftlik hayvanlarını beslemek için de kullanılmaktadır. Besinsel kullanımı dışında geleneksel tıpta bir fitoteropatik olarak da kullanılan Ruscus cinsine ait ilk tıbbi kullanım kayıtları yaklaşık olarak 2000 yıl önceye dayanmaktadır. Ruscus cinsinin Orta Çağ döneminde ağır bacak hastalığını, üriner bozuklukları ve karın ağrısını tedavi etmede kullanılmasının yanı sıra hemoroid ve ateroskleroz tedavisinde de kullanıldığı görülmektedir. Türkiye’de geleneksel olarak haşlanma ve siğil tedavisinde Ruscus hypoglossum (at dili bitkisi) halen kullanılmaktadır.

Geleneksel tıptaki kullanımı dışında 20. yüzyılda Ruscus cinsinin içerdiği ruskojenin ve nöroksojeninin keşfi ile modern tıpta da kullanılmaya başlanmıştır. Daha yaygın olarak bulunması nedeniyle modern tıp çalışmaları daha çok R.aculeatus hakkında yapılagelmiştir.

Modern anlamdaki çalışmaların öncülerinden olan 1972’de yapılmış bir çalışmada R.aculeatus’tan elde edilen sapojeninlerin sıçan pençelerinde oluşturulan akut inflamasyona bağlı ödem modellerinde antiinflamatuar etki gösterdiği ortaya konmuştur.

Bir başka araştırmacı olan Rudofsky’nin belirttiğine göre hidroalkolik Ruscus ekstraktları kullanan sağlıklı gönüllülerde venöz kapasite %10 azalmış. Yine Rudofsky’nin belirttiğine göre Ruscus ekstratı ile tedavi edilen kronik venöz yetmezlik hastalarında venöz tonus olduğu miktarda korunup venöz boşalma artarken plasebo ile tedavi edilen grupta bu etkiler görülmemiştir.

Başka bir çalışmada R.aculeatus ve R.hypoglossum’dan elde edilen ekstrakt 8 bakteriyel ve 5 fungal suş üzerinde denenmiş ve doza bağlı antimikrobiyal ve özellikle de antifungal etkileri ortaya konmuştur. Hatta bazı durumlarda bu ekstraktları standart ilaçlardan (streptomisin, ampisilin, ketokonazol) daha etkili olduğu tespit edilmiştir. Yine aynı çalışmada R.aculeatus ve R.hypoglossum ekstraktından izole edilen kafeik asit ve rutin maddelerinin antioksidan etkileri de ortaya konmuştur.

Başka bir çalışmada 2 farklı fare modelinde R.aculeatus ekstraktlarının doza bağımlı olarak (125mg/kg, 250mg/kg, 500mg/kg) antiinflamatuar etkisi olduğu hatta yine doza bağımlı olarak bazı durumlarda diklofenakttan daha etkili olduğu ortaya konmuştur.

Son yıllarda ise R.aculeatus hakkında yapılan çalışmalar daha çok kronik venöz yetmezlik, variköz genler, hemoroidler ve ortostatik hipotansiyon konuları üzerine yoğunlaşmıştır.

Günümüzde R.aculeatus’un kökünden elde edilen ekstraktlara ait pek çok suplement piyasaya sürülmüştür.

Cyclo 3 Fort Jambes lourdes - 60 gélules

Yine Cyclo 3 Fort adı altında piyasaya sürülen ürün (her kapsülde 150mg R.aculeatus kökü ekstraktı, 150mg hesperidin ve 100mg askorbik asit içerir) kronik venöz yetmezlik hastalarında kullanılmaktadır.

 

Mehmet Kaymakçı

Bloga dön